Dünyayı çok sevmek dünyaperestliktir. Dünyada yaşadiğımıza göre her insan az ya da çok dünyayı sever.
Allah, dünyayı ve içindekileri insan için yaratmıştır. İnsan aradığı her şeyi dünyada bulur, bu sebeple dünyayı sever.
Dünyanın çeşitli yüzleri vardır.
Birincisi dünya ahiretin tarlasıdır.
İkincisi ise dünya fanidir. Her şey gelip geçicidir. Kıyametin kopacağı, astronomi âlimleri tarafından bile kabul edilmektedir.
Üçüncüsü ise dünyanın günahlara bakan yüzüdür. Günahların bütünü dünyada işlenir.
Sahil evlerinde denize girenler de var, evinde oturup kitap okuyup ibadet ederek vaktini değerlendirenler de. Her ikisi de sahilde bir evde oturuyor. Kısacası dünyanın helale bakan yönü de var, harama bakan yönü de. Cennete de, cehenneme de dünyadan gidilir.
Allah'ın bize verdiği akıl, gönderdiği kitap Kur'an-ı Kerim, Peygamberimiz ve sünnetleri dünyayı ve ahireti cennet etmek içindir.
Almanya'da bir arkadaşıma; "Günlerini nasıl geçiriyorsun?" diye sordum. Dedi ki: "Sabah namazından sonra biraz okurum, sonra kahvaltımı yaparım, biraz dinlenirim. Uyanir işlerimi görürüm. Âlimleri dinlemeye giderim." Arkadasa dedim ki: "Seni tebrik ederim. Mekke'de olsaydın da bunları yapardın. Mekke hayatını Berlin'e taşımışsın."
Dünya için, yani menfaat ve zevk için dinden uzaklaşan her insan dünyaperesttir.
Helal kazanç için çalışmak dünyaperestlik değildir. Haram yoldan kazanç sağlamak dünyaperestliktir.
Meyve suyu içmek dünyaperestlik değildir, sarhoş eden bir içecek içmek dunyaperestliktir.
Kadının kocasına güzel görünmek için süslenmesi dünyaperestlik değildir, kadının yabancı erkeklere güzel görünmeye çalışması dünyaperestliktir.
Şimdi madalyonun diğer tarafına bakalım. Mal için, para için çok cinayetler işleniyor. İşte birinde dünya sevgisi kalbinin içindedir. Öbüründe dünya, cebindeki mendil gibidir, çıkarıp atar.
Mevlânâ diyor ki: "Dünya denizdir. Sen de denizde gemisin. Suyu içine alma batarsın."
Bunları düşündüğümüzde dünyayı mı, ahiretimi mi sevdiğimiz anlaşılır...
http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=303435
Allah, dünyayı ve içindekileri insan için yaratmıştır. İnsan aradığı her şeyi dünyada bulur, bu sebeple dünyayı sever.
Dünyanın çeşitli yüzleri vardır.
Birincisi dünya ahiretin tarlasıdır.
İkincisi ise dünya fanidir. Her şey gelip geçicidir. Kıyametin kopacağı, astronomi âlimleri tarafından bile kabul edilmektedir.
Üçüncüsü ise dünyanın günahlara bakan yüzüdür. Günahların bütünü dünyada işlenir.
Sahil evlerinde denize girenler de var, evinde oturup kitap okuyup ibadet ederek vaktini değerlendirenler de. Her ikisi de sahilde bir evde oturuyor. Kısacası dünyanın helale bakan yönü de var, harama bakan yönü de. Cennete de, cehenneme de dünyadan gidilir.
Allah'ın bize verdiği akıl, gönderdiği kitap Kur'an-ı Kerim, Peygamberimiz ve sünnetleri dünyayı ve ahireti cennet etmek içindir.
Almanya'da bir arkadaşıma; "Günlerini nasıl geçiriyorsun?" diye sordum. Dedi ki: "Sabah namazından sonra biraz okurum, sonra kahvaltımı yaparım, biraz dinlenirim. Uyanir işlerimi görürüm. Âlimleri dinlemeye giderim." Arkadasa dedim ki: "Seni tebrik ederim. Mekke'de olsaydın da bunları yapardın. Mekke hayatını Berlin'e taşımışsın."
Dünya için, yani menfaat ve zevk için dinden uzaklaşan her insan dünyaperesttir.
Helal kazanç için çalışmak dünyaperestlik değildir. Haram yoldan kazanç sağlamak dünyaperestliktir.
Meyve suyu içmek dünyaperestlik değildir, sarhoş eden bir içecek içmek dunyaperestliktir.
Kadının kocasına güzel görünmek için süslenmesi dünyaperestlik değildir, kadının yabancı erkeklere güzel görünmeye çalışması dünyaperestliktir.
Şimdi madalyonun diğer tarafına bakalım. Mal için, para için çok cinayetler işleniyor. İşte birinde dünya sevgisi kalbinin içindedir. Öbüründe dünya, cebindeki mendil gibidir, çıkarıp atar.
Mevlânâ diyor ki: "Dünya denizdir. Sen de denizde gemisin. Suyu içine alma batarsın."
Bunları düşündüğümüzde dünyayı mı, ahiretimi mi sevdiğimiz anlaşılır...
http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=303435
2 yorum:
Dünyada istediklermiz var evet.. Ama istemediklerimiz de onda gizli.. İş, o bizi bırakmadan bizim onu bırakabilmemizde belki de..
Kuaybe
Asıl mesele de bu bence
Bunun üzerine başka ne söylenebilir ki! Allah razı olsun.
İş o bizi bırakmadan bizim onu bırakabilmemiz de saklı.
Rabbim yâr ve yardımcımız olsun inşaAllah.
Amin,amin,amin.
Allah a emanet,
Selam ve DUA ile...
Yorum Gönder